ALICI 2 YAŞINDA BİR BEBEK(ANNE BABA VELAYETEN)ARKASINDAN BORÇ VE REHİN SÖZLEŞMES

  • Araç satış işlemi ve borç ve rehin sözleşmesi yapıcam. Alıcı 2 yaşında..Anne ve babasının imzası ile bu satış ve rehin sözleşmesi yapılabilir mi? Borç sözleşmesinde yine borçlu kısmına anne ve baba velayeten imzalayacaklar.. cevaplarınızı bekliyorum..

  • Değerli meslektaşlarım;


    2 yaşındaki çocuğa araç alımının anne ve baba (velayeten) yapılabilir, Ancak borçlanma hususunda kayyım tayini gerekir diye düşünüyorum.


    kolaylıklar diliyorum

    Bildiğini bilenin arkasından gidiniz, bildiğini bilmeyeni uyarınız, bilmediğini bilene öğretiniz, bilmediğini bilmeyenden kaçınız.

    Mesaj 1 defa düzenlendi, son düzenleyen Mahmut Bürke ().

  • Mahmut Beye katılıyorumTMK Madde 345.- Çocuk ile ana veya baba arasında ya da ana ve babanın menfaatine olarak çocuk ile üçüncü kişi arasında yapılacak bir hukuki işlemle çocuğun borç altına girebilmesi, bir kayyımın katılmasına ve hakimin onayına bağlıdır.

    Aradığını bilmeyen, bulduğunu anlamaz...

    Mesaj 1 defa düzenlendi, son düzenleyen __€ZGİ__ ().

  • T.C.
    YARGITAY
    8. HUKUK DAİRESİ
    E. 2008/3631
    K. 2008/5333
    T. 28.10.2008
    • HARİCİ TAKSİM SÖZLEŞMESİ ( Dayalı Tapu İptali ve Tescil - Çocuğu Borç Altına Sokan İşlemler Hakimin Onayına Bağlı Olduğu/Hakim Onayı Olmadan Bu Sözleşme Geçersiz Olduğundan Davanın Reddi Gerektiği )
    • TAPU İPTALİ VE TESCİL ( Çocuğu Borç Altına Sokan İşlemler Hakimin Onayına Bağlı Olduğu - Hakim Onayı Olmadan Düzenlenen Harici Taksim Sözleşmesi Bu Sözleşme Geçersiz Olduğundan Davanın Reddi Gerektiği )
    • VELAYET ALTINDAKİ ÇOCUĞUN FİİL EHLİYETİ ( Vesayet Altındaki Kişinin Ehliyeti Gibi Olduğu - TMK'nın 345. Md. Kapsamında Çocuğu Borç Altına Sokan İşlemler Hakimin Onayına Bağlı Olduğu )
    • FİİL EHLİYETİ ( Velayet Altındaki Çocuğun Fiil Ehliyeti Vesayet Altındaki Kişinin Ehliyeti Gibi Olduğu - TMK'nın 345. Md. Kapsamında Çocuğu Borç Altına Sokan İşlemler Hakimin Onayına Bağlı Olduğu )
    • BORÇLANDIRICI İŞLEM ( Tapu İptali ve Tescil - Velayet Altındaki Çocuğun Fiil Ehliyeti Vesayet Altındaki Kişinin Ehliyeti Gibi Olduğu/TMK 345. Md. Kapsamında Çocuğu Borç Altına Sokan İşlemler Hakimin Onayına Bağlı Olduğu )
    4721/m. 343, 345, 676
    ÖZET : Dava, harici taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir. Velayet altındaki çocuğun fiil ehliyeti, vesayet altındaki kişinin ehliyeti gibidir. TMK'nın 345. maddesi uyarınca, çocuk ile ana veya baba arasında ya da ana veya baba yararına çocuk ile üçüncü kişi arasında yapılacak hukuki işlemle çocuğun borç altına girebilmesi, kayyımın katılmasına ve hakimin onayına bağlıdır. Açıklanan nedenlerle, hakim onayı olmadan düzenlenen harici taksim sözleşmesi geçersiz olduğundan davanın reddi gerekir.


    DAVA : Bahriye ve müşterekleri ile Sevda aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Hakimliği'nden verilen 25.04.2006 gün ve 1297/162 sayılı hükmün Yargıtay' ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:


    KARAR : Davacılar Bahriye ve arkadaşları vekili, harici taksim sözleşmesine dayanarak ortak muris adına kayıtlı dava konusu 151 ada 15 ve 16 parsellerin tapu kayıtlarının iptaliyle müvekkilleri adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.


    Davalı Sevda vekili, dayanak taksim sözleşmesini, o tarihte yaşı küçük olan davalı yerine annesinin imzaladığını, kanun uyarınca hakim izni olmadan bu anlaşmanın geçerli olmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.


    Mahkemece, harici taksim sözleşmesinin geçerli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.


    Dava konusu 151 ada 15 parselin ılı payı müşterek mülkiyet esasına göre, aynı ada 16 parselin ise tamamı muris Selman adına kayıtlıdır. Davacılar, 19.12.1990 tarihli harici taksim sözleşmesine dayanarak iptal ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Sözleşme tarihinde uyuşmazlık konusu taşınmazlar yukarıda yazılı şekilde tapuda kayıtlıdırlar. TMK'nun 676. maddesi uyarınca, mirasçılar arasındaki taksim anlaşmasının geçerliliği usul ve kanuna uygun olarak yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır.


    Somut olayda, davacı taraf yazılı taksim anlaşmasına dayanmış, davalı taraf ise taksime katılan davalının yaşının küçük olması nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürmüştür. Davalı Sevda 05.01.1975 doğumlu olup; sözleşme tarihinde 18 yaşından küçüktür. TMK'nun 343. maddesine göre, velayet altındaki çocuğun fiili ehliyeti, vesayet altındaki kişinin ehliyeti gibidir. Aynı kanunun 345. maddesine göre ise, çocuğun borç altına girebileceği işlemlerin geçerliliği kayyımın katılmasına ve hakimin onayına bağlıdır. Temyize konu davada her ne kadar yaşı küçük olan davalı adına annesi Selvinaz imza atmışsa da davalı borç altına girmiştir. Hakim onayı olmadığından dayanak harici taksim sözleşmesi geçersizdir. Davanın bu gerekçeyle reddine karar verilmesi gerekirken sözleşmeye geçerlilik tanınarak davanın kabulüne karar verilmesi isabetli görülmemiştir.


    SONUÇ : Yukarıda açıklanan gerekçeler nedeniyle davalı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulüyle yerel mahkeme hükmünün HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 710,13.-YTL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 28.10.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


    yarx



    T.C.
    YARGITAY
    2. HUKUK DAİRESİ
    E. 2004/2052
    K. 2004/3561
    T. 22.3.2004
    • KAYYIM ATANMASI TALEBİ ( Davacıların Yaşı Küçük Çocuklarına Açacakları Ticari İşletmeye Menkul, Gayrımenkul ve Araç Devri İşlemlerinde Çocuğu Temsil Etmek Üzere )
    • YAŞI KÜÇÜK ÇOCUĞA KAYYIM ATANMASI TALEBİ ( Davacı Ana-Babanın Çocuğa Açacakları Ticari İşletmeye Menkul, Gayrimenkul ve Araç Devri İşlemlerinde Çocuğu Temsil Etmesi İçin )
    • TEMSİL KAYYIMI ATANMASI TALEBİ ( Davacıların Yaşı Küçük Çocuklarına Açacakları Ticari İşletmeye Mal Devri İşlemlerinde Çocuğu Temsil Etmek Üzere )
    • ÇOCUĞA TİCARİ İŞLETME AÇAN ANA-BABA ( Ticari İşletmeye Menkul, Gayrımenkul ve Araç Devri İşlemlerinde Çocuğu Temsil İçin Kayyım Atanması Talebi )
    6762/m.15
    4721/m.345,426/2,459
    ÖZET : Davacılar müşterek çocukları 1995 doğumlu Yakup Kerim K. adına ticari işletme açtıklarını; küçüğe işletmeyle ilgili menkul, gayrımenkul ve araç devri yapacaklarını belirterek kayyım tayini istemişlerdir. Çocuk ile ana veya baba arasında ya da ana ve babanın menfaatine olarak çocuk ile üçüncü kişi arasında yapılacak bir hukuki işlemle çocuğun borç altına girebilmesi, bir kayyımın katılmasına ve hakimin onayına bağlıdır. Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa vesayet makamı temsil kayyımı atar. Davacılar anne ve baba küçüğün yasal temsilcisidir. Dava dilekçesindeki açıklama nazara alındığında küçük için temsil kayyımı atanması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.


    DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:


    KARAR : Davacılar müşterek çocukları 1995 doğumlu Yakup Kerim K. adına ticari işletme açtıklarını; küçüğe işletmeyle ilgili menkul, gayrımenkul ve araç devri yapacaklarını belirterek kayyım tayini istemişlerdir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.


    Dava dilekçesine küçük adına olan vergi levhası fotokopisi eklenmiştir.


    Küçük ve mahcurlara ait ticari işletmeyi bunların adına işleten veli ve vasi, tacir sayılmaz. Tacir sıfatı, temsil edilene aittir. Şu kadar ki; kanuni mümessil ceza hükümleri bakımından tacir gibi mes'ul olur. ( Türk Ticaret Kanunun m.15 )


    Çocuk ile ana veya baba arasında ya da ana ve babanın menfaatine olarak çocuk ile üçüncü kişi arasında yapılacak bir hukuki işlemle çocuğun borç altına girebilmesi, bir kayyımın katılmasına ve hakimin onayına bağlıdır. ( TMK.m.345 )


    Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa vesayet makamı temsil kayyımı atar. ( TMK.m.426/2 )


    Belli bir iş için görevlendirilmiş olan kayyım, vesayet makamının talimatına aynen uymak zorundadır. ( TMK.m.459 )


    Davacılar anne ve baba küçüğün yasal temsilcisidir. Dava dilekçesindeki açıklama nazara alındığında Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi uyarınca küçük için temsil kayyımı atanması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.


    SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 22.03.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    yarx



    T.C.
    YARGITAY
    2. HUKUK DAİRESİ
    E. 2008/3507
    K. 2008/8809
    T. 16.6.2008
    • VELAYET VE SATIŞA İZİN ( Velayet Altında Bırakılmalarına Karar Verilen Çocuklar ve Bunların Malları Hakkındaki Uyuşmazlıklarda "Velayet" Hükümlerinin Uygulanacağı - Aile Mahkemesinin Görevli Olduğu )
    • GÖREVLİ MAHKEME ( Velayet Altında Bırakılmalarına Karar Verilen Çocuklar ve Bunların Malları Hakkındaki Uyuşmazlıklarda "Velayet" Hükümlerinin Uygulanacağı - Aile Mahkemesinin Görevli Olduğu )
    • VELAYET ALTINDAKİ ÇOCUKLARIN MALLARI ( Velayet Altında Bırakılmalarına Karar Verilen Çocuklar ve Bunların Malları Hakkındaki Uyuşmazlıklarda "Velayet" Hükümlerinin Uygulanacağı - Aile Mahkemesinin Görevli Olduğu )
    4721/m.419
    4787/m.4
    ÖZET : Velayet altında bırakılmalarına karar verilen çocuklar ve bunların malları hakkındaki uyuşmazlıklarda "velayet" hükümleri uygulanacaktır. Bu hükümleri uygulayacak görevli mahkeme ise Aile Mahkemesidir. Görev kuralları kamu düzeniyle ilgili olduğundan yargılamanın her aşamasında tüm mahkemelerce kendiliğinden uygulanmak zorundadır. Vesayet makamınca bu nedenle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasının incelenmesi yasaya aykırıdır.


    DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:


    KARAR : Kısıtlanarak annelerinin velayeti altında bırakılan ( TMK.419/3. maddesi ) ergin çocukların elbirliği mülkiyetine konu olan taşınmazları hakkında tapuda intikal ve satış işlemleri yapabilmek için annenin izin isteği vesayet makamınca "izne gerek olmadığı" gerekçesiyle reddedilmiş; karar çocukların velisi olan anne tarafından temyiz edilmiştir.


    Türk Medeni Kanununun 419/3. maddesine göre velayet altında bırakılmalarına karar verilen çocuklar ve bunların malları hakkındaki uyuşmazlıklarda "velayet" hükümleri uygulanacaktır. Bu hükümleri uygulayacak görevli mahkeme ise 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesidir. Görev kuralları kamu düzeniyle ilgili olduğundan yargılamanın her aşamasında tüm mahkemelerce kendiliğinden uygulanmak zorundadır. Vesayet makamınca bu nedenle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasının incelenmesi yasaya aykırıdır.


    SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, 16.06.2008 gününde oyçokluğuyla karar verildi.


    KARŞI OY :


    Kepsut Sulh Hukuk mahkemesinin 6.7.2007 tarihli 140-198 sayılı kararı ile; davacının ergin çocukları 1978 doğumlu Emine ve 1980 doğumlu Havva’nın Türk Medeni Kanununun 405. maddesi gereğince, kısıtlanmalarına karar verildiği, aynı kararla anneleri Fatma’nın velayeti altında bırakıldıkları anlaşılmaktadır.


    Veli; kısıtlılara dedelerinden intikal eden taşınmazlardaki miras paylarının satışı, tapuda devir ve temlik işlemleri için, kısıtlama kararını veren vesayet makamından izin talebinde bulunmuş; vesayet makamınca; bu talep; “..velayet kuralları uygulanır, vesayet makamından izin ve onay alınmasına gerek yok..” gerekçesiyle reddedilmiştir.


    Ergin çocuğun kısıtlanması halinde, Türk Medeni Kanununun 419/son maddesi uyarınca, velayet altına konulmuş bulunması, kısıtlı hakkında velayet hükümlerinin geçerli olacağı anlamına gelmez. Ana ve/veya babanın ergin olmayan çocukları üzerindeki doğumla başlayan kanunen sahip oldukları velayet hakkı ile, kısıtlama nedeniyle, kanunda yer alan hüküm ( TMK. 419/3 ) gereği kendi velayetlerine bırakılan ergin çocukları üzerindeki hak ve yetkileri farklıdır. İkinci halde, kısıtlanan ergin çocuğa atanan veli, vasi gibidir ve vesayete ilişkin hükümlere tabidir. Başka bir ifade ile veli, vesayet makamının denetimi altındadır. Atanmış velinin görevinin sona ermesi de, velayetin kaldırılması veya değiştirilmesine ilişkin hükümlere göre değil, vasinin görevden alınması veya vesayetin kaldırılmasına ilişkin hükümlere tabidir. Bu nedenle, olayda görev yönünden vesayete ilişkin hükümler uygulanacaktır. Açıklanan sebeple sayın çoğunluğun, “aile mahkemesinin görevli olduğuna” ilişkin bozma düşüncesine iştirak etmiyorum.


    Kaynak: Kazancı

    Bildiğini bilenin arkasından gidiniz, bildiğini bilmeyeni uyarınız, bilmediğini bilene öğretiniz, bilmediğini bilmeyenden kaçınız.