Posts by ADEM KARA

    26.06.2013 tarih ve K1 000912469 numaralı GKS ve ilgili eklerin kapsamındaki borçların ödenmesini temin amacı ile eşim .......................................'in Denizbank A.Ş. ile akdedeceği 26.06.2013 tarihli kefaletnameyi ..........................(............................) TL. ile sınırlı olmak üzere müteselsil kefil sıfatı ile imzalamasına muvafakat ettiğimi bildirir, ............................ 'nın GKS ve ilgili eklerin kapsamındaki borçlarını belirtilen kefalet tutarı ile sınırlı olmak üzere kefaletnamede belirtilen taahhütlerin sözleşme/ sözleşmeler kapsamında banka tarafından kredi alan ......................................' dan bir defadan fazla kullandırılan ve/veya kullandırılacak nakdi ve/veya gayrinakdi kredilerden doğmuş ve doğacak tüm borçları da kapsadığını, anılan borçları ödememesi veya ödeyememesi durumunda sorumluluğun niteliği ve sonuçları hakkında tarafıma açıkça bilgi verilen kefaletname kapsamında eşimin müteselsil kefil sıfatı ile kefil olmasını kabul ve beyan ederim.


    Arkadaşlar böyle bir muvafakat bankadan istenmiş. Bununla ilgili görüşleriniz nelerdir.


    ARKADAŞLAR DERNEK YENİ KURULMUŞ İMZA SİRKÜSÜ TALEP ETMEKTE, İMZA SİRKÜSÜNE FAALİYETTE OLDUĞUNA DAİR KAYMAKAMLIKTAN YAZI VE YÖNETİM KURULU KARARI YETERLİMİ YADA BAŞKA NELER EKLENMELİDİR.

    TEMSİL İÇİN MÜNFERİDEN VE MÜŞTEREKEN TÜZÜKTE YAZMIYOR BUNUN İLGİLİ GÖRÜŞLERİNİZ NELERDİR.

    Hukuk - 3238

    Ankara, 13.02.2013

    Özü: Okuryazar olmayan şahısların kefil olmaları hakkında.

    ........................ NOTER ODASI BAŞKANLIĞINA
    ........................ NOTERLİĞİNE


    Okuryazar olmayan şahısların kefil olup olamayacakları hususunda noterler arasında uygulama farklılıkları olması nedeniyle, konu Yönetim Kurulunun 07.11.2012 tarihli toplantısında görüşülmüş ve Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünden görüş istenmesine karar verilmiştir.

    Adı geçen Genel Müdürlükçe gönderilen 14.01.2013 tarihli ve 421/970 sayılı cevabi yazıda;
    "Bilindiği gibi; kefalet sözleşmesine ilişkin düzenlemeler 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun Onbeşinci Bölümünde, 581 ila 603 üncü maddeleri arasında düzenlenmiş bulunmaktadır. Daha evvel kefaletin şekli 818 sayılı Borçlar Kanunun 484 üncü maddesinde; "Kefaletin sıhhati, tahriri şekle riayet etmeğe ve kefilin mesul olacağı muayyen bir miktar iraesine mütevakkıftır." biçimindeyken 6098 sayılı Kanunun 583 üncü maddesinin birinci fıkrası ile; "Kefalet Sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesi şarttır." şeklinde belirlenerek uygulamadaki aksaklıkların giderilmesi amaçlanmış ve sıkı şekil şartları ile kefil yararına hükme açıklık getirilmiş bulunmaktadır.

    4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 8 inci maddesinde; "Her insanın hak ehliyeti vardır.
    Buna göre bütün insanlar, hukuk düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil olmada eşittirler.",
    9 uncu maddesinde; "Fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleriyle hak edinebilir ve borç altına girebilir.",
    14 üncü maddesinde; "Ayırt etme gücü bulunmayanların, küçüklerin ve kısıtlıların fiil ehliyeti yoktur." hükümleri bulunmaktadır.

    Hukuk Muhakemeleri Kanununun 200 üncü maddesinde senetle ispat zorunluluğu bulunan haller açıklanmış; 204 üncü maddesinde düzenleme şeklindeki noter senetlerinin, sahteliği ispat olunmadıkça kesin delil sayılacağı; 206 ncı maddesinde ise; imza atamayanların yapacakları hukuki işlemleri içeren belgelerin senet niteliğini taşıyabilmesinin şartı noterler tarafından düzenleme biçiminde oluşturmasına bağlanmıştır.







    Noterlik Kanununun 87 nci maddesinde; "ilgili okuma ve yazma imkânına sahip değilse, hazır bulundurulacak iki tanık huzurunda maksadını notere beyan eder. Noter, bu beyanı yazdıktan sonra tutanak okunur. Ancak, işlemin tanık huzurunda yapılmasını emreden diğer kanunların hükümleri saklıdır.
    İlgili ve tanıklar, beyanın aynen yazıldığını ifade ettikten ve bu husus tutanağa geçirildikten sonra altını imza ederler." şeklinde düzenlenmiştir.

    Her ne kadar Borçlar Kanunun 583 üncü maddesinde kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için kefilin el yazısı aranmış ise de; mevcut düzenlemeler çerçevesinde borç altına girebilmek için okuma - yazma bilme şartı arandığına dair bir hüküm bulunmamaktadır. Bu konuda doktrinde EREN, ESENER, KARAHASAN da taraflarca kanunun sadece yalın yazılı biçim öngördüğü bir sözleşmeyi, nitelikli yazılı biçime veya kamusal biçime dönüştürmenin mümkün bulunduğunu ifade etmektedirler.

    Açıklanan nedenlerle, noterlerde düzenleme şeklinde yapılacak ve kefalet sözleşmesinin geçerli olması için gerekli unsurları içeren işlemler ile kefil olunabileceği, kefalet senedi düzenlenebileceği düşünülmektedir." denilmektedir.

    Bilgi edinilmesini rica ederim.
    Saygılarımla,


    Yunus TUTAR Başkan
    (Beykoz 2. Noteri)

    (GENEL YAZI:18)